İlkokul ve Ortaokul Türkçe, Matematik, İngilizce, Hayat Bilgisi, Fen Bilimleri, Sosyal Bilgiler Ders Kitabı ve Çalışma Kitabı Cevapları
Kategori: 8. Sınıf
8. Sınıf, öğrencilerin ortaokul eğitimlerinin son yılıdır ve bu süreçte çeşitli dersler aracılığıyla akademik başarılarını pekiştirmeleri sağlanır. 8. Sınıf Matematik Ders Kitabı, daha karmaşık matematiksel kavramları ele alarak öğrencilerin analitik düşünme becerilerini geliştirmeyi hedefler. Konuların derinlemesine incelenmesi, problem çözme yeteneklerini artırmak için önemlidir.
Dil becerilerini güçlendirmek amacıyla 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı, edebi eserlerin yanı sıra dil bilgisi ve yazım kurallarına dair kapsamlı bilgiler sunar. Ayrıca, 8. Sınıf İngilizce Ders Kitabı, öğrencilerin yabancı dilde kendilerini ifade etme yeteneklerini geliştirmek için pratikler ve dil bilgisi kuralları içermektedir. Bu kitap, iletişim becerilerini artırmada önemli bir rol oynar.
Fen bilimleri alanında 8. Sınıf Fen Bilimleri Ders Kitabı, doğa bilimleri ile ilgili temel kavramları öğretirken, öğrencilerin bilimsel düşünme yetilerini pekiştirir. 8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı, tarih, coğrafya ve vatandaşlık bilgilerini bir araya getirerek öğrencilerin toplumsal bilincini artırır. Dini ve ahlaki değerleri ele alan 8. Sınıf Din Kültürü Ders Kitabı, manevi gelişimi destekler.
Tüm bu derslerdeki bilgilerin pekiştirilmesi için 8. Sınıf Kitabı Cevapları, öğrencilere sınavlara hazırlık süreçlerinde yardımcı olur. Son olarak, Ortaokul 8. Sınıf Ders ve Çalışma Kitabı, öğrendiklerini uygulamalı olarak pekiştirme fırsatı sunarak başarılı bir eğitim sürecini destekler. Bu kaynaklar, öğrencilerin bilgi ve becerilerini geliştirerek başarılı bir gelecek hazırlamalarına yardımcı olur.
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe KitabıAnadolu’da Tuzun da Bir Sözü Var Serbest Okuma Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 41, 42, 43
8. Sınıf Türkçe Kitabı Anadolu’da Tuzun da Bir Sözü Var Serbest Okuma Metni Etkinlik Cevapları
8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 41, 42, 43 bölümleri, öğrencilerin farklı metin türlerini anlamalarına yardımcı olan etkinlikler içermektedir. Bu sayfalarda yer alan materyaller, okuma alışkanlıklarını geliştirmek ve dil bilgisi kurallarını pekiştirmek amacıyla titizlikle hazırlanmıştır. Ayrıca, 8. Sınıf Türkçe Kitabı Hecce Yayıncılık serisi, öğrencilerin çeşitli edebi eserlerle tanışmalarını sağlarken, dil becerilerini de zenginleştirir.
“8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 41-42-43 Hecce Yayıncılık”
Bu kitapta bulunan Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı Cevapları sayesinde, öğrenciler metinleri daha iyi anlama ve derinlemesine analiz etme fırsatı bulmaktadır. “Anadolu’da Tuzun da Bir Sözü Var” adlı serbest okuma metni etkinlikleri, öğrencilerin kültürel miraslarını keşfetmelerini sağlar. 8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 41-42-43 etkinlikleri, dil becerilerini geliştirme sürecinde önemli bir rol oynar ve öğrencilerin düşünme yeteneklerini destekler.
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 41-42-43
Anadolu’da Tuzun da Bir Sözü Var
İnsanların ekmek gibi su gibi vazgeçemeyeceği günlük ihtiyaçlarından biri de tuzdur. Anadolu’da “Tuzsuz aş, ağrısız baş olmaz ” derler. Yalnız asm tadı tuzu değil, hayatın da tadı tuzu olmalıdır. Anadolu’da evlenme gelenekleri arasında yeni evlilerin yastığının alıma şeker ve tuz koymalarının manası bu olsa gerek. Anadolu insanı konuğuna tatlıdan önce tuzlu ikram eder. Ağız tadı tuzuyla tamamlansın diye.
Tuzu, ilk çağlarda, Türklerin keşfettiğini, dünyaya Türklerin tanıttığını tarih yazar. Söylentilere göre tuzlu bir bölgede keklik avlayan bir avcı, oracıkta çalı çırpı yakarak avını kızartmış, bir budunu kopartıp ağzına atacağı sırada but elinden düşmüş, tuzlara belenmiş. Avcı, budu yerden alarak atmış ağzına. Değişik, hoş bir tat bulmuş avında… Öteki budu koparmış, onu da yemiş ama ilkinin tadı başka. O zaman anlamış tuzun varlığım. O günden sonra tuz, bütün yiyeceklerin yanında yer almış, dünyaya yayılmış.
Hani bir hikâye vardır, anlatırlar. Padişahın biri kızlarını çağırmış:
— Beni nasıl seversiniz, diye sormuş.
Büyük kız:
— Şeker gibi, bal gibi severim, demiş.
Padişah sevinmiş. Ortancası:
— Altın gibi, elmas gibi severim, cevabını vermiş.
Padişah ona da sevinmiş. Küçük kız:
— Tuz gibi severim, deyince Padişah suratını asmış, küçük kızma küsmüş.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 42 Cevapları
Ama ertesi gün, sofrasına getirilen tuzsuz yemeklere el atınca bağırıp çağırmış. Aşçısına:
— Bunlar da yenir mi, diye çıkışmış.
İşte o zaman küçük kız görünmüş:
— Babacığım, ben seni tuz gibi severim dedim, hoşlanmadın. Şimdiyse yemekler tuzsuz diye bağırıp çağırıyorsun. İnsan şekersiz, balsız olabilir. Altını, elması bulunmayabilir. Ama tuzsuz yapabilir mi? demiş.
Padişah da kızından özür dilemiş.
Sırası gelmişken tuz üzerine bir hikâye daha anlatalım da sohbetimizin tadı tuzu gelsin. İran’ın tanınmış bilgin ve şairi Şeyh Sadi Şirazi, Anadolu’ya gelerek Konya’da büyük mütefekkir Mevlâna Celaleddin’i ziyaret etmiş, “Bostan” adlı meşhur eserini sunmuş. Mevlâna eseri okumuş, Şeyh Sadi’ye:
— Tuzsuz olmuş, diyerek fikrini belirtmiş.
Şeyh Sadi’nin bu söze üzüldüğünü anlayan Mevlâna:
— Helva gibi tatlı ve güzel… Helvaya tuz atılmaz, diyerek eseri beğendiğini sözlerine eklemiş.
Helvaya tuz atılır mı, atılmaz mı bunun üzerinde durmayacağız. Ne var ki tuz Anadolu’da ekmek, su gibi kutsal sayılır. Osmanlı ordusundaki bir geleneğe göre “ahde vefa” ve yeminler, tuz, ekmek ve kılıç üzerine yapılırdı. Çoğu zaman halkın mezar ve türbe ziyaretlerinde bir tutam tuz götürmesi, tuzun kutsal sayıldığına bir işarettir. İki kişinin geçmişteki sıkı dostluğuna “ekmek tuz hakkı” denir, bu hak her zaman gözetilirdi. Bir de hikâyesi vardır, ekmek tuz hakkının; isterseniz anlatalım:
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 43 Cevapları
Osmanlı Padişahı II. Selim, bir sefer sırasında Konya’dan güneye gitmektedir. Söylentilere göre bugün Karapınar ilçesinin bulunduğu yerdeki ovada çevresi vaha gibi bir pınar vardır. Pınarın başında bir çoban çıkınını açmış, önündeki tuzu ekmeğine katık etmektedir. Padişah, ordusunun önünde atını sürerek pınara gelir, çobana selam verir. Çoban, gelenin kim olduğunu bilmemektedir. Selamını alır, tuz ekmekten ibaret olan sofrasına buyur eder. Padişah, çobanın hatırını kırmaz. Bir lokma ekmek alır, tuza batırır ve yer. Ardından da pınardan buz gibi bir su içer. Ayrılırken:
— Ben padişahım, şu geriden gelen ordu da askerlerim. Seferim vardır. Ekmeğini, tuzunu yedim, helal et, der.
Çoban, karşısındakinin padişah olduğunu anlar anlamaz şöyle bir irkilir, sonra da:
— Padişah olduğunuza göre tuz ekmek hakkının ne demek olduğunu bilirsiniz. Hakkımı helal etmemi isterseniz bir dileğim var, cevabını verir.
Padişah, dileğini sorar. Çoban:
— Önce sağlığınızı dilerim. Sonra da bu pınarın başına bir şehir kur. Camileri, medreseleri, hanları, hamamları, köşkleri olsun. Padişahsın, her şeyi yapabilirsin. Dediğimi yaparsan hakkımı helal ederim, değil ise var git yolun açık olsun…
Tuz ekmek hakkı bu. Padişah şöyle bir düşünür, bu hakkı çiğnemek istemez. Emir verir, Hecce eder. Pınarın başında bir şehir kurulmaya başlanır, tam çobanın istediği gibi bir şehir. Adına “Sultaniye” derler.
Siz bu olaya ister söylenti deyiniz, ister hikâye.
Tuz ve ekmek hakkı…
“8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 41-42-43 Hecce Yayıncılık” konusunun videosunu aşağıda izleyebilirsiniz.
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe KitabıTürkiye’m Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 98, 99, 100, 101, 102, 103
8. Sınıf Türkçe Kitabı Türkiye’m Metni Etkinlik Cevapları
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 98, 99, 100, 101, 102, 103 Cevapları ile öğrenciler, dil becerilerini geliştirme fırsatı bulurlar. Bu sayfalarda yer alan etkinlikler, öğrencilerin okuduğunu anlama ve metinleri doğru analiz etme becerilerini artırmayı hedefler. Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı Türkiye’m Metni Etkinlik Cevapları, Türkiye’nin doğal ve kültürel zenginliklerini anlatan bir metin ile öğrencilerin milli değerleri tanımalarını sağlar.
“8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 98-100-101-102-103 Hecce Yayıncılık”
Forum MEB 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayınları Kitabı Cevapları, öğrencilerin metin analizlerini derinlemesine yapmalarına yardımcı olur. 8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 98-100-101-102-103 Hecce Yayıncılık, öğrencilere, metin inceleme, dil bilgisi soruları yanıtlama ve okuma becerilerini geliştirme gibi fırsatlar sunar.
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 98-99-100-101-102-103
Soru : Yaşadığınız şehrin tarihî ve doğal güzelliklerini araştırınız. Araştırma sonucunu arkadaşlarınızla paylaşınız.
Cevap :
İstanbul:
İstanbul, hem tarihi hem de doğal güzellikleriyle dünyanın en etkileyici şehirlerinden biridir. Tarihi yarımadada yer alan Ayasofya, Topkapı Sarayı, Sultanahmet Camii gibi yapılar Osmanlı ve Bizans dönemlerinin izlerini taşır. Ayrıca, Yerebatan Sarnıcı ve Galata Kulesi gibi yapılar, şehrin geçmişine ışık tutar. Doğal güzellikleri arasında Boğaziçi ve Adalar özellikle öne çıkar. Boğaz’ın kıyısında yapılan yürüyüşler ve deniz manzarası, şehrin eşsiz atmosferini sunar.
Ankara:
Ankara, Türkiye’nin başkenti olmasının yanı sıra tarihi dokusuyla da dikkat çeker. Anıtkabir, Atatürk’ün anıt mezarı olarak hem manevi hem de tarihî bir değere sahiptir. Ankara Kalesi ve Roma Hamamı gibi antik yapılar şehrin geçmişine dair izler taşır. Ayrıca, Atatürk Orman Çiftliği ve Eymir Gölü gibi doğal alanlar, şehrin sakin ve yeşil yüzünü gösterir.
İzmir:
İzmir, Ege’nin incisi olarak bilinir ve hem tarihi hem de doğal zenginliklere sahiptir. Efes Antik Kenti ve İzmir Saat Kulesi tarihi güzellikler arasında öne çıkar. Kordon Boyu ve Çeşme gibi doğal güzellikler ise deniz ve doğa ile iç içe vakit geçirmek isteyenlerin tercihidir. Şirince Köyü gibi yerler hem tarihi hem de doğal atmosferiyle ilgi çeker.
Soru : Şiiri türün özelliklerine dikkat ederek sessiz okuyup vurgu ve tonlamaları belirleyiniz. Ardından şiiri sesli okuyunuz ve ezberlemeye çalışınız.
Cevap :
Türkiye’m
Seni boydan boya sevmişim,
Ta Kars’a kadar Edirne’den.
Toprağını, taşını, dağlarını
Fırsat buldukça övmüşüm.
Sen vatanımsın, ekmeğimsin
Duyduğum, bildiğim zafersin yıllarca..
Zonguldak’ta 63 numara
Nazlı sahiller Akdeniz’de.
Sevdasın, ciğerlerimde parça parça
Yarı kalmış dileğimsin…
Sen Koçhisar’da tuzum,
Sille’de kızım..
Çift kulaklı Sürmene bıçağı belimde.
Varmışım çiğ köfte yemeye Adana’ya
Dadaloğlu’ndan bir koçaklama dilimde:
– Şu yalan dünyaya geldim geleli..
Hey vatanım, bacım, sağdıcım, emmim
Senden bir yara her yerimde.
Desteye güreşmişim Kırkpınar’da.
Durmuş da yorgunluk çıkarmışım,
Bir akşam vakti
Dört bardak kıtlama çayla Erzurum’da..
Ardahan’a varmışım yollar uzamış
Bel vermiş, yol vermemiş dağlar.
(…)
Seni boydan boya sevmişim.
Ta Edirne’ye kadar Kars’tan.
Taşını, toprağını, yiğidini,
Fırsat buldukça övmüşüm…
Turgut UYAR Türkiye’m (Kısaltılmıştır.)
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 100 Cevapları
1. ETKİNLİK
Soru : Bulmacanın altında anlamları verilen kelimeleri bularak bulmacayı çözünüz.
Cevap :
Herhangi bir şey için en uygun zaman, uygun durum veya şart: Fırsat
Halk edebiyatında biçimi ne olursa olsun, konusu yiğitlik, savaş, kahramanlık olan veya bir kahramanı öven, kahramanlık duygularını canlandıran şiir: Koçaklama
Düğünde gelin veya damada kılavuzluk eden kimse: Sağdıç
Amca: Dayı
Demet: Deste
2. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki soruları okuduğunuz şiire göre cevaplayınız.
1. Şiirde hangi yerlerden bahsedilmektedir?
Cevap:
Şiirde Edirne, Kars, Zonguldak, Akdeniz, Koçhisar, Sille, Sürmene, Adana, Erzurum, Ardahan ve Kırkpınar gibi Türkiye’nin farklı bölgelerinden bahsedilmektedir.
2. “Sen vatanımsın, ekmeğimsin,/Duyduğum, bildiğim zafersin yıllarca…” dizeleri ile
şair ne anlatmak istemektedir?
Cevap:
Şair bu dizelerde vatanı bir ekmek gibi değerli, hayatın temel bir unsuru olarak görmektedir. Aynı zamanda vatan, zafere giden yolun simgesi olarak betimlenmiştir; yıllarca süren bir mücadele ve kazanımla özdeşleştirilmektedir.
3. Siz şairin yerinde olsaydınız ülkemizin hangi güzelliklerini överdiniz?
Cevap:
Eğer ben şairin yerinde olsaydım, ülkemizin doğal güzelliklerinden Pamukkale’nin beyaz travertenlerini, Kapadokya’nın peri bacalarını, Karadeniz’in yemyeşil yaylalarını ve İstanbul’un tarihi dokusunu överdim.
4. “Nazlı sahiller Akdeniz’de” dizesinde hangi söz sanatı kullanılmıştır? Nedeniyle
açıklayınız.
Cevap:
Bu dizede kişileştirme sanatı kullanılmıştır. “Nazlı” kelimesi, genellikle insanlar için kullanılan bir niteliktir, burada ise sahiller nazlı olarak betimlenmiş ve onlara insana özgü bir özellik yüklenmiştir.
5. Şiirde geçen şehirler neleriyle meşhur olmuştur? Açıklayınız.
Cevap:
Zonguldak: Kömür madenleri ile meşhurdur.
Koçhisar: Tuz gölü ve tuz üretimi ile bilinir.
Sürmene: El yapımı bıçakları ile ünlüdür.
Adana: Çiğ köftesi ve zengin yemek kültürüyle tanınır.
Erzurum: Kış sporları ve kıtlama çayı ile bilinir.
Kırkpınar: Geleneksel yağlı güreşleri ile ünlüdür.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 101 Cevapları
3. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz şiirin konusunu ve ana duygusunu aşağıya yazınız.
Cevap :
Konu: Türkiye’nin çeşitli şehirleri, doğal güzellikleri ve kültürel zenginlikleri.
Ana Duygu: Şairin vatan sevgisi ve ülkesine duyduğu derin bağlılık.
4. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz şiire uygun yeni başlıklar bularak bu başlıkları aşağıya yazınız.
Cevap :
“Vatan Sevgisi”
“Anadolu’nun Güzellikleri”
“Yurdun Her Köşesi”
“Türkiye’nin Renkleri”
5. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki cümlelerin yüklemlerini inceleyiniz. Yüklemi oluşturan fiillerin etken mi edilgen mi olduklarını altına örnekteki gibi yazınız.
Cevap :
Tüm parasını kitap almak için harcadı.
Yüklem: harcadı Etken
Soru : Yazdığınız cümlelerde anlam bakımından nasıl bir farklılık vardır? Aşağıya yazınız.
Cevap :
Etken cümlelerde fiili yapan kişi ya da varlık bellidir. “Harcamak” ve “yer vermek” gibi fiillerde özne açıktır ve bir eylemi gerçekleştirir.
Ancak edilgen cümlelerde fiilin kimin tarafından yapıldığı belirsizdir. Örneğin, “işitilir” ve “sulandı” fiillerinde işi yapan kişi belirtilmemiştir, daha çok eylemin kendisi vurgulanmıştır.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 102 Cevapları
6. ETKİNLİK
Soru : Sınıfınızda “ülkemizin tarihî ve doğal güzellikleri” konulu hazırlıklı bir konuşma yapınız. Konuşmanızı aşağıdaki ölçütlere göre değerlendiriniz.
Cevap :
Sevgili arkadaşlar,
Bugün sizlere ülkemizin tarihi ve doğal güzelliklerinden bahsetmek istiyorum. Türkiye, zengin tarihi geçmişi ve eşsiz doğasıyla dünyanın en güzel ülkelerinden biridir. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bu topraklarda her köşede farklı bir hikaye, kültürel miras saklıdır.
Tarihi Güzellikler: İstanbul’da Ayasofya ve Topkapı Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu’nun ihtişamını yansıtan en önemli tarihi eserlerdir. Ayrıca, Efes Antik Kenti gibi antik dünyanın harikaları da Anadolu’nun tarihî derinliğini gözler önüne serer. Kapadokya’daki peri bacaları ve yer altı şehirleri de tarihin ve doğanın buluştuğu büyüleyici mekânlardır.
Doğal Güzellikler: Ülkemiz, coğrafi olarak çok çeşitli doğal güzelliklere sahiptir. Pamukkale’nin beyaz travertenleri, Van Gölü’nün mavi suları ve Karadeniz’in yemyeşil yaylaları doğanın insanlara sunduğu mucizelerden sadece birkaçıdır. Akdeniz ve Ege kıyıları, hem deniz tatili yapmak isteyenlerin hem de doğa yürüyüşü meraklılarının uğrak yerleridir.
Bu güzellikler, korunmayı ve gelecek nesillere aktarılmayı hak eden değerlerimizdir. Tarihî ve doğal mirasımıza sahip çıkmak, bizlerin en büyük sorumluluklarından biridir.
Teşekkür ederim.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 103 Cevapları
7. ETKİNLİK
Soru : Ders kitabınızın 103. sayfasındaki afişleri inceleyiniz. Siz de dosya kâğıdına yaşadığınız şehrin kültürel özelliklerini tanıtan bir afiş hazırlayınız. Afişinizi hazırlarken uygulayacağınız işlem basamaklarını maddeler hâlinde aşağıya yazınız. Hazırladığınız afişi sınıf panosuna asınız.
Cevap :
“8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 102 Cevapları”
“8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 98-100-101-102-103 Hecce Yayıncılık” konusunun ders kitabı cevapları videosunu aşağıda izleyebilirsiniz.
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe KitabıErgenekon Destanı Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113
8. Sınıf Türkçe Kitabı Ergenekon Destanı Metni Etkinlik Cevapları
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 111, 112, 113 Cevapları kapsamında, öğrenciler Türk destanlarını ve tarihî hikayeleri inceleyerek milli kültürün temel yapı taşlarını keşfederler. Bu sayfalarda, Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı Ergenekon Destanı Metni Etkinlik Cevapları ile Türk milletinin destansı hikayesi olan Ergenekon Destanı’nı derinlemesine analiz ederler.
“8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 104-108-109-110-111-112 Hecce Yayıncılık”
Forum MEB 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayınları Kitabı Cevapları, bu metinlerde öğrencilerin destanlardaki sembolik anlatımları, tarihsel olayları ve milli kimliği nasıl ele alabilecekleri üzerine sorular ve cevaplar sunar. 8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 104-108-109-110-111-112 Hecce Yayıncılık, Ergenekon Destanı gibi Türk tarihine ışık tutan önemli eserleri inceleme fırsatı tanıyarak, öğrencilerin tarihi ve kültürel bilincini artırmayı hedefler.
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 104-108-109-110-111-112
Soru : Sizi çok etkileyen bir olayla ilgili yazı yazmak ister misiniz? Yazarsanız hangi türü tercih edersiniz? Neden?
Cevap :
Evet, beni çok etkileyen bir olayla ilgili yazı yazmak isterim. Tercih edeceğim tür öykü olurdu.
Çünkü öykü, olayları daha detaylı ve canlı bir şekilde anlatmama olanak sağlar. Karakterlerin duygularını, olayın geçtiği ortamı ve yaşanan gelişmeleri okuyucuya hissettirmek için en uygun tür olduğunu düşünüyorum. Ayrıca, öyküde hem gerçek hem de kurgu unsurları birleştirerek daha etkileyici ve düşündürücü bir anlatım oluşturabilirim.
Soru : Metni özetleyerek okuma stratejisine uygun olarak okuyunuz. Bunun için metni
türünün özelliklerine ve noktalama işaretlerine dikkat ederek sessiz okuyunuz. Sessiz
okuma sırasında aşağıdaki soruları cevaplayınız
1. Metinde anlatılan olay nedir?
Cevap :
Metinde Gök-Türklerin düşmanlarıyla savaşı, yenilgiye uğramaları ve daha sonra Ergenekon denilen bir yere sığınmaları anlatılmaktadır. Gök-Türkler yıllarca bu yerde çoğalmış, ancak zamanla sığmamışlar ve bir demir madeni eriterek dışarı çıkmışlardır. Dışarı çıkmalarının ardından düşmanlarıyla yeniden savaşarak zafer kazanmışlardır.
2. Metindeki karakterler kimlerdir?
Cevap :
Metindeki karakterler Gök-Türk Hanı İl Han, onun oğlu Kayan, yeğeni Tukuz ve Gök-Türklerin padişahı Börte Çene’dir.
3. Metinde anlatılan olay ne zaman, nerede geçmektedir?
Cevap :
Olay, Gök-Türklerin Ergenekon denilen bir yere sığındıktan dört yüz yıl sonra geçmektedir. Olaylar Ergenekon’da ve Gök-Türklerin eski yurtlarında yaşanmaktadır.
4. Metnin serim, düğüm ve çözüm bölümünde neler anlatılmaktadır?
Cevap :
Serim: Gök-Türkler ve düşmanları arasında savaş başlar, Gök-Türkler ilk başta üstün gelir, ancak daha sonra bir hileye kurban giderler ve düşmanlarına yenilirler.
Düğüm: Gök-Türkler yenildikten sonra Ergenekon’a sığınır, burada çoğalarak yaşamaya devam ederler. Ancak zamanla Ergenekon’a sığmaz hale gelirler ve buradan çıkma kararı alırlar.
Çözüm: Bir demir madeni eritilerek Ergenekon’dan çıkış yolu bulunur. Gök-Türkler dışarı çıkıp eski düşmanlarıyla savaşır ve zafer kazanarak öçlerini alırlar.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 108 Cevapları
1. ETKİNLİK
Soru : Harfleri karışık verilen kelime veya kelime gruplarını sözlük anlamından da yararlanarak yazınız.
Cevap :
Hendek: Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur.
Çadır: Keçe, deri, kıl dokuma, sık dokunmuş kalın bez veya plastik maddelerden yapılarak direklerle tutturulan, taşınabilir barınak.
Madenî: Madenle ilgili veya madene özgü olan; madensel, metalik.
Kutsal: Dini bir özelliği olan, saygı duyulan ve yüce görülen.
Kıskaç: Bir şeyi tutup sıkıştırmaya yarayan kerpeten, pense vb. araç.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 109 Cevapları
2. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki soruları okuduğunuz metne göre cevaplayınız.
1. Metinde birlik ve beraberliği sağlamak için yapılanlar nelerdir?
Cevap :
Birlik ve beraberliği sağlamak için Türkler düşmanla savaş öncesinde çadırlarını ve sürülerini bir araya toplayarak etrafına hendek kazmış, hep birlikte düşmanlarına karşı direnmişlerdir. Daha sonra, Ergenekon’a sığındıklarında da bir araya gelip çoğalmışlar ve dışarı çıkmak için ortak bir çözüm bulmuşlardır.
2. Türkler savaşta neden yenilmiştir?
Cevap :
Türkler savaşta, düşmanlarının hile yapması nedeniyle yenilmiştir. Düşman, savaştan kaçıyormuş gibi davranıp Türkleri peşine düşürdükten sonra geri dönerek ani bir saldırı yapmıştır.
3. Savaştan kurtulan Türkler kimlerdir ve nasıl bir yere yerleşmişlerdir?
Cevap :
Savaştan kurtulan Türkler, İl Han’ın oğlu Kayan ve yeğeni Tukuz’dur. Bu iki kişi, dağların içinde, insan yolu düşmeyen, suları, otları ve meyve ağaçları bol olan Ergenekon adlı bir yere yerleşmişlerdir.
4. Ergenekon’dan çıktıktan sonra Börtü Çene ve Gök-Türkler neler yapmıştır?
Cevap :
Ergenekon’dan çıktıktan sonra Börte Çene, tüm illere elçi göndererek Gök-Türklerin yeniden ortaya çıktığını bildirmiştir. Ardından eski düşmanlarına karşı savaşmış ve zafer kazanarak öçlerini almıştır.
5. Türklerin dağdan çıktıkları ve her gün bayram olarak kutlanan gün, hâlâ kutlanmaktadır. Yukarıdaki metinde söz edilen günün hangi gün olabileceğini tahmin edebilir misiniz? Tahminlerinizi sözlü olarak ifade ediniz.
Cevap :
Metinde bahsedilen gün, Türklerin demir dağdan çıkıp Ergenekon’dan kurtuldukları gün olarak anlatılmaktadır. Bu gün, Nevruz Bayramı olarak kutlanmaktadır. Nevruz, doğanın uyanışını ve yeni başlangıçları temsil eden bir bayramdır.
3. ETKİNLİK
Soru : “www.eba.gov.tr” genel ağ adresinden “Ergenekon Destanı”nın sesli anlatımını dinleyiniz. Okuduğunuz metin ile dinlediğiniz metni kahramanlar, mekân, zaman ve olay yönünden karşılaştırınız. Tespit ettiğiniz benzer ve farklı yönleri aşağıya yazınız.
Cevap :
Okuduğunuz metin ile sesli anlatımda, kahramanlar, mekân ve olaylar genel olarak benzerlik göstermektedir. Her iki metinde de Gök-Türklerin düşmanlarıyla savaşmaları, yenilmeleri ve Ergenekon’a sığındıktan sonra demir dağdan çıkmaları anlatılmaktadır.
Farklılık olarak, sesli anlatımda kahramanların bazı kişisel özelliklerine daha fazla vurgu yapılmış olabilir ve olayların akışı daha dramatik bir şekilde sunulmuş olabilir. Mekân olarak Ergenekon her iki metinde de doğa harikası bir yer olarak tanımlanırken, zaman açısından olayların geçtiği dönemlerde net bir farklılık gözlenmemektedir.
4. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki soruları cevaplayarak okuduğunuz metnin türünü belirleyiniz.
1. Metinde bir toplumu ya da milleti derinden etkilemiş bir olay mı anlatılmaktadır?
Cevap :
Evet, metinde Gök-Türklerin düşmanlarıyla yaptıkları savaş, yenilgileri ve ardından Ergenekon’a sığınarak oradan çıkmaları anlatılmaktadır. Bu olay, Türk milletinin tarihini derinden etkileyen bir olay olarak kabul edilmektedir.
2. Metinde abartılı, olağanüstü unsurlar bulunmakta mıdır?
Cevap :
Evet, metinde olağanüstü unsurlar bulunmaktadır. Örneğin, Türklerin demirden bir dağı eriterek çıkmaları ve bu olayın bir bayram olarak kutlanması abartılı ve olağanüstü unsurlar arasında yer almaktadır.
Metnin Türü: Bu özelliklerden yola çıkarak, metnin destan türünde olduğunu söyleyebiliriz. Destanlar, bir milletin kahramanlıklarını ve geçmişte yaşadığı önemli olayları abartılı ve olağanüstü unsurlarla birlikte anlatan uzun şiirsel ya da düz anlatılardır.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 110 Cevapları
5. ETKİNLİK
Soru : Yukarıdaki örneklerden yararlanarak okuduğunuz metinde amaç-sonuç, neden-sonuç ve koşul ilişkisi içeren cümleler bularak aşağıya yazınız.
Cevap :
Amaç-Sonuç Cümlesi:
Dağın demirini eriterek bir yol oluşturmak için odun ve kömür dizdiler.
Gök-Türkler, demir dağı eritip dışarı çıkmak amacıyla yetmiş yerde körük kurdular.
Neden-Sonuç Cümlesi:
Düşmanlar, Türklerin çadırlarını yağmaladılar, çünkü savaşı kazanmışlardı.
Gök-Türkler dört yüz yıl boyunca Ergenekon’da yaşadılar, çünkü oradan çıkacak bir yol bulamıyorlardı.
Koşul Cümlesi:
Eğer dağların arasından bir yol izleyip bulamazsak, burada kalmaya devam edeceğiz.
Eğer demir dağı eritip bir yol bulmazsak, dışarı çıkamayacağız.
6. ETKİNLİK
Soru : Yukarıdaki örnekten yararlanarak okuduğunuz metinde abartma sanatı içeren cümleleri tespit ederek aşağıya yazınız.
Cevap :
“Türk illerinde Gök-Türk oku ötmeyen, Gök-Türk kolu yetmeyen bir yer yoktu.”
Bu cümlede Gök-Türklerin her yere hakim olduğu abartılarak anlatılmıştır.
“Türkler, düşmanları öldüre öldüre çadırlarına geldiler. Çadırlarını mallarını öyle aldılar ki bir ev kurtulmadı.”
Düşmanların Türklerin çadırlarına tamamen hakim olduğu ve hiçbir şeyin kurtulmadığı abartılı bir şekilde ifade edilmiştir.
“O yeri görünce Tanrı’ya şükürler kıldılar.”
Ergenekon’da buldukları yeri aşırı olumlu ve abartılı bir şekilde Tanrı’ya şükrederek tarif etmeleri, yerin güzelliğini vurgulamak için abartma sanatını kullanmaktadır.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 111 Cevapları
7. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki cümleleri inceleyiniz. Cümlelerden yüklemi isim ya da isim soylu kelime olanların altına “isim cümlesi”, fiil olanların altına “fiil cümlesi” yazınız.
Cevap :
Padişahın Hasan adında cömert, iyi yürekli bir veziri vardır. (İsim cümlesi)
Bizim için kocaman bir pasta yapmış. (Fiil cümlesi)
Toplantının bu kadar uzamasına şaşırdım. (Fiil cümlesi)
Şairin kullandığı kelimeler gerçekten çok farklıydı. (İsim cümlesi)
Konuşurken beden dilimi etkili bir biçimde kullandım. (Fiil cümlesi)
Türk milleti misafirperverdir. (İsim cümlesi)
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 112 Cevapları
8. ETKİNLİK
Soru : “Ergenekon Destanı” adlı metni okuduktan sonra anlamını öğrendiğiniz kelimeleri kullanarak metinde geçen kültürel unsurları anlatan bilgilendirici bir metin hazırlayınız. Hazırladığınız metinden yararlanarak sınıfınızda bu kültürel unsurlarla ilgili bir konuşma yapınız.
Konuşmanız sırasında beden dilinizi etkili kullanmaya özen gösteriniz. Beden dilini etkili kullanmanın konuşmacının vermek istediği sözlü olmayan mesajları iletmeyi kolaylaştıracağını unutmayınız. Konuşmalarınızda kelimeleri anlamlarına uygun kullanmaya özen gösteriniz.
Cevap :
Ergenekon Destanı ve Kültürel Unsurlar
“Ergenekon Destanı”, Türk milletinin tarihî ve kültürel mirasını yansıtan önemli bir eserdir. Metinde geçen bazı kültürel unsurlar:
Kahramanlık: Türklerin birlik içinde düşmanlarına karşı cesaretle savaştığını gösterir.
Doğa ile Yaşam: Destanda yer alan doğal güzellikler, Türklerin doğaya olan bağlılıklarını simgeler.
Demircilik: Demirin eritilmesi, Türklerin zanaatkarlık ve sanatsal yeteneklerini vurgular.
Aile Bağları: Kayan ve Tukuz karakterleri, Türk toplumunda aile ve soy bağlarının önemini gösterir.
Bayram Geleneği: Ergenekon’dan çıkış günü, Türklerin geçmişe bağlılıklarını ve geleneklerine saygılarını simgeler.
Bu unsurları etkili bir beden diliyle sunarak, Türk kültürünün zenginliğini sınıf arkadaşlarınıza anlatabilirsiniz.
9. ETKİNLİK
Soru : Destanlarla ilgili bir araştırma yapınız.
Araştırma sırasında yararlandığınız bilgi kaynaklarının adı, yazarı, basım yılı, basım yeri, yayınevini; genel ağ üzerinden yaptığınız araştırmalar için de genel ağ adresi, genel ağ adresine erişim tarihini aşağıya not ediniz. Araştırma sonucunda edindiğiniz bilgileri yazılı hâle getirmeden önce bir taslak hazırlayınız. Taslağınızda giriş, gelişme ve sonuç bölümlerine yer vermeniz gerektiğini unutmayınız.
Hazırladığınız taslağa bağlı kalarak metninizi dosya kâğıdına yazınız. Metni hazırlarken yararlandığınız kaynakları, metnin sonunda oluşturacağınız kaynakça bölümüne alfabetik sırayla yazınız.
Yılmaz, Ahmet. Destan ve Efsaneler. 2015, Ankara: Türk Kültür Yayınları.
Metin Örneği
Destanlar: Türk Kültürünün Ayna
Destanlar, bir milletin tarihini, kültürünü ve değerlerini yansıtan önemli edebi eserlerdir. Türk destanları, zengin bir kültürel mirasın parçasıdır ve Türk milletinin kahramanlık hikâyelerini, doğayla olan ilişkisini ve geleneklerini aktarmaktadır.
Türk destanlarının temaları genellikle kahramanlık, doğa ve gelenekler üzerinedir. Örneğin, Ergenekon Destanı Türk milletinin zor zamanlarda nasıl birleşip mücadele ettiğini anlatırken, Oğuz Kağan Destanı ise kahramanlık ve liderlik temasını işler. Bu destanlar, ağızdan ağıza aktarılmış ve zamanla yazılı hale getirilmiştir. Yazılı edebiyatın gelişimiyle birlikte, destanların önemi artmış ve Türk kültürünün temel taşları haline gelmiştir.
Sonuç olarak, destanlar Türk kültürel mirasının önemli bir parçasıdır. Günümüzde bu destanlar, geçmişe olan bağlılığımızı ve Türk milletinin değerlerini yaşatmaktadır. Destanların yalnızca tarihi birer belge değil, aynı zamanda ulusal kimliğimizin de önemli bir unsuru olduğu unutulmamalıdır.
“8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 104-108-109-110-111-112 Hecce Yayıncılık” konusunun ders kitabı cevapları videosunu aşağıda izleyebilirsiniz.
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı1. Ünite Ölçme ve Değerlendirme CevaplarıSayfa 44, 45, 46, 47, 48, 49
8. Sınıf Türkçe Kitabı 1. Ünite Ölçme ve Değerlendirme Cevapları
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 44, 45, 46, 47, 48, 49 Cevapları, öğrencilerin dil becerilerini geliştirmeye yönelik önemli bir kaynak sunar. Bu sayfalarda yer alan etkinlikler, öğrencilerin metin okuma ve anlama yeteneklerini pekiştirir. Ayrıca, Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı, zengin içerikleriyle öğrenmeyi destekler ve öğrencilerin farklı konulara dair bilgi sahibi olmalarını sağlar.
“8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 44-45-46-47-48-49 Hecce Yayıncılık”
Bu kitapta, 8. Sınıf Türkçe 1. Ünite Ölçme ve Değerlendirme Cevapları sayesinde, öğrenciler öğrendiklerini pratikte uygulama fırsatı bulur. 8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 44-45-46-47-48-49 Hecce Yayıncılık içerikleri, edebi terimleri ve dil bilgisi kurallarını öğretirken, aynı zamanda öğrencilerin eleştirel düşünme yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olur. Bu şekilde, öğrenciler hem bilgilerini pekiştirir hem de derse olan ilgilerini artırır.
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 44-45-46-47-48-49
ASLAN İLE FARE
Herkese saygı göstermeli elden geldikçe.
Umulmadık kimselerden fayda görür, insan.
İşte bu gerçeği anlatan iki hikâye,
Daha nice bin hikâye arasından:
Pençesi dibinde bir arslanın,
Dalgınlıkla bir fare topraktan çıkıverdi.
Bu fırsatı kullanmadı sultanı ormanın;
Fareye dokunmayıp bir büyüklük gösterdi.
Bu iyiliği boşa gitti sanmayın sakın.
Kimin aklına gelir ki bir an,
Fareye işi düşer arslanın?
Ama o da bir gün dışarı çıktı ormandan.
Gitti, tutuldu bir ağa.
Ne çırpınma, ne kükreme… Kâr etmez tuzağa.
Bay fare koştu; dişiyle arslanın ağını
Öyle bir kemirdi ki ağ söküldü nihayet.
Sabırla zamanın yaptığını
Ne kuvvet yapabilir, ne şiddet.
LA FONTOINE (LA FONTEN) (Çev.: Orhan Veli KANIK)
Soru : Aşağıdaki soruları “Aslan ile Fare” adlı metne göre cevaplayınız.
1. Metinde hangi değerler üzerinde durulmuştur?
Cevap:
Metinde şefkat, yardımlaşma ve saygı değerleri üzerinde durulmuştur.
2. Metinden nasıl bir ders çıkarmalıyız?
Cevap:
Metinden, herkesin birbirine yardım etme potansiyeline sahip olduğu ve küçük iyiliklerin büyük sonuçlar doğurabileceği dersi çıkarılmalıdır.
3. Okuduğunuz metnin türü nedir? Nedenleriyle açıklayınız.
Cevap:
Metin, masal türündedir. Çünkü hayvan karakterler içerir, ahlaki bir mesaj verir ve hayali olaylar anlatır.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 45 Cevapları
Soru : Aşağıdaki cümleleri, harf ile verilen söz sanatlarıyla eşleştirerek harfleri yay ayraçların içine yazınız.
Cevap:
Cennet kadar güzel bir vatanımız var. (c) Benzetme
Yorgun bir gemi, limana yanaştı ağır ağır. (d) Karşıtlık
Bir gün meşe dedi ki kamışa: (ç) Konuşturma – “Tabiattan şikâyet etmekte hakkınız var.”
Dünya kadar işim birikti. (b) Abartma
Soru : Aşağıdaki cümlelerin öznel yargı mı yoksa nesnel yargı mı olduklarını yanlarına yazınız.
Cevap:
Ülkemizin komşularından biri Bulgaristan’dır. (Nesnel Yargı)
Bu kitap gerçekten çok güzel olmuş. (Öznel Yargı)
Gesi Bağları türküsü Kayseri yöresine aittir. (Nesnel Yargı)
Oltu taşı, Erzurum’da çıkarılan bir taştır. (Nesnel Yargı)
Konuşmacının duyduğu heyecan, dinleyicilerini de heyecanlandırır. (Nesnel Yargı)
Okurken hayal etmeyi, başka şeyler düşünmeyi çok severiz. (Öznel Yargı)
Kapadokya’da gören herkesin hayran kaldığı tüften oluşan peribacaları bulunur. (Nesnel Yargı)
Ahmet Hamdi Tanpınar; Beş Şehir adlı eserinde Erzurum, Bursa, Ankara, Konya ve İstanbul şehirlerini anlatmıştır. (Nesnel Yargı)
Pamukkale’de traverten adlı jeolojik oluşumlar bulunur. (Nesnel Yargı)
Günümüz yazarlarının hikâyelerini daha çok severim. (Öznel Yargı)
Soru : Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.
1. Maden ocakları müdürü, bütün köylünün arazisini satın aldı. Köylüler, heybelerini sırtlarına vurarak tozlu yollardan uzaklaştılar. Fakat her adımda, her izde bir hatıra buldular. Ayakları yürümedi, köylerini ana ana gittiler.
Yukarıdaki metinde hangi anlatım biçimine başvurulmuştur?
A) Açıklayıcı anlatım
B) Betimleyici anlatım C) Öyküleyici anlatım
D) Tartışmacı anlatım
Cevap: C) Öyküleyici anlatım
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 46 Cevapları
2. • Bugün piknikte çocuklar gibi eğlendik.
• Köpek bana el salladı.
• Köpek “Haydi gel.” diye beni de oyuna çağırdı.
• Sesimle âdeta dağlar yerinden oynadı.
• İyi günde de kötü günde de yanımdaydı.
Ayşe Öğretmen’in tahtada yazdığı sorulardaki söz sanatlarını öğrencilerinden bulmalarını istedi. Öğrencilerin cevapları sırayla aşağıdaki gibidir. Öğrencilerin yüzde kaçı söz sanatlarını doğru şekilde sıralamıştır?
A) %20 B) %40C) %60 D) %80
Cevap: B) %40
3. Minimini kasabanın balkonlu, kuleli gazinoya benzeyen kocaman bir konağı vardı. Lakin ikmal edilememişti. Sıvanamayan kerpiç duvarlar yer yer açılmış, kumrulara yuva olmuştu. Üst kat penceresiz, sıvasız, tahta örtülerle bekleniyordu.
Yukarıdaki metinde hangi anlatım biçimine başvurulmuştur?
A) Açıklayıcı anlatım B) Betimleyici anlatım C) Öyküleyici anlatım D) Tartışmacı anlatım
A) Onu görmeyeli uzun zaman olmuştu.
B) Yukarıya kadar hızlı hızlı koştu.
C) Parayı kimse almayacaktı.
D) Sabah, erkenden orada olurum.
Cevap: A) Onu görmeyeli uzun zaman olmuştu.
7. Verilen cümlenin fiilimsi türünü doğru bulan öğrenciler bir alt basamağa geçmeye hak kazanacaklardır. Alt basamakta doğru sonuca ulaşan öğrenci kaç numaralı öğrencidir?
A) 3 B) 5 C) 7 D) 9
Cevap: B) 5
8. Aşağıdakilerden hangisi bu görselleri anlatan bir metnin başlığı olabilir?
A) YağmurB) Sonbahar C) Tarlalar D) İlkbaharın Gelişi
Cevap: A) Hayvan Sevgisi
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 48 Cevapları
9. Bu broşürdeki bilgilerden gıda israfıyla ilgili hangisine ulaşılabilir?
A) İsrafı önlemek için neler yapılması gerektiğine
B) İsraf edilen ekmek ile iki milyon insanın doyabileceğine C) İsraf edilen yiyecekle kaç kişinin doyabileceğine
D) Bir yılda on sekiz milyon ton ekmeğin çöpe gittiğine
Cevap: C) İsraf edilen yiyecekle kaç kişinin doyabileceğine
10. Akıllı isen gariplerin gönlünü avla;
Mustafa gibi ülkeyi gezip yetim ara;
Dünyaya tapan soysuzlardan yüz çevir;
Yüz çevirip, deniz olup taştım işte.
Ahmed Yesevî
Yukarıdaki dörtlükte kaç fiilimsi vardır?
A) 2 B) 3 C) 4 D) 5
Cevap: C) 4
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 49 Cevapları
Soru : YMevlanâ’nın “Sevgiden acılar tatlı olur. / Sevgiden bakırlar altın olur. / Sevgiden tortular berrak olur. / Sevgiden dertler şifa bulur. / Sevgiden ölüler dirilir. / Sevgiden padişah köle olur. / Bu sevgi de bilginin sonucudur.” dizelerinden ve bu temada edindiğiniz bilgilerden yararlanarak insan sevgisi konulu bilgilendirici bir metin yazınız.
Cevap:
İnsan Sevgisi: Hayatın Temel Taşı
İnsan sevgisi, hayatın en temel duygularından biridir ve toplumların birlikteliğini, huzurunu ve mutluluğunu sağlar. Mevlânâ’nın sözlerinde ifade ettiği gibi, sevgi, birçok olumsuz durumu olumlu hale getirebilir. “Sevgiden acılar tatlı olur.” diyerek, sevginin acıların üstesinden gelmedeki gücünü vurgular. Sevgi, insanları bir araya getirir ve güçlendirir; acıların ve dertlerin yanında olur, onları hafifletir.
Sevgi, insanların birbirine karşı duyduğu saygı ve hoşgörü ile de bağlantılıdır. Mevlânâ’nın belirttiği gibi, “Sevgiden bakırlar altın olur.” ifadesi, sevginin bakış açısını değiştirme gücünü simgeler. İnsanlar arasındaki bağları güçlendirerek, daha değerli ve anlamlı ilişkiler kurmamıza yardımcı olur.
Aynı zamanda sevgi, insanlar arasındaki iletişimi de kolaylaştırır. Sevgi dolu bir ortamda insanlar kendilerini daha rahat ifade edebilir, düşüncelerini paylaşabilirler. Mevlânâ’nın “Sevgiden dertler şifa bulur.” sözü, sevginin insan ruhuna olan iyileştirici etkisini belirtir. Sevgiyi deneyimleyen insanlar, zorluklarla daha kolay başa çıkabilirler.
İnsan sevgisi, sadece bireyler arasında değil, toplumlarda da büyük bir önem taşır. “Sevgiden padişah köle olur.” ifadesi, toplumun en güçlü bireylerinin bile sevgi karşısında nasıl alçakgönüllü olabileceğini gösterir. Sevgi, insanlar arasındaki sınıf farklarını, hiyerarşileri ve önyargıları aşar; herkesin eşit bir biçimde sevgiye ihtiyaç duyduğunu hatırlatır.
Son olarak, Mevlânâ’nın “Bu sevgi de bilginin sonucudur.” sözü, insan sevgisinin öğrenilmesi ve deneyimlenmesi gerektiğini ifade eder. Sevgi, sadece içgüdüsel bir duygu değil, aynı zamanda gelişimi ve derinliği olan bir olgudur. İnsanlar, sevgi dolu bir dünya yaratmak için kendilerini sürekli olarak geliştirmeli ve öğrenmelidirler.
Sonuç olarak, insan sevgisi; acıları tatlılaştıran, değerleri artıran, dertlere şifa olan, hayata anlam katan bir güçtür. Sevgi ile dolu bir dünya, daha huzurlu, daha mutlu ve daha anlamlı bir yaşam sunar. Bu nedenle, insan sevgisi her daim önemsenmeli ve korunmalıdır.
“8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 44-45-46-47-48-49 Hecce Yayıncılık” konusunun videosunu aşağıda izleyebilirsiniz.
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe KitabıTuzağa Düşen Ceylan Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19
8. Sınıf Türkçe Kitabı Tuzağa Düşen Ceylan Metni Etkinlik Cevapları
“Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı”, öğrencilerin dil becerilerini geliştirmek amacıyla birçok etkinlik ve metin içerir. Özellikle “8. Sınıf Türkçe Tuzağa Düşen Ceylan Metni Etkinlik Cevapları”, öğrencilerin okuma-anlama becerilerini geliştirirken, metindeki olayları çözümleme yeteneklerini de artırır. Bu tür metinlerin yanı sıra, öğrenciler “8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19 Cevapları” ile sayfalardaki soruları çözerek dil bilgisi kurallarını daha iyi kavrayabilirler. “8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa Cevapları” ise her sayfa için ayrı ayrı hazırlanarak, öğrencilere rehberlik eder.
“8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 12-15-16-17-18-19 Hecce Yayıncılık”
Hecce Yayıncılık tarafından hazırlanan “Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı”, özellikle “8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 12-15-16-17-18-19 Hecce Yayıncılık” etkinlikleriyle dikkat çeker. Bu sayfalarda öğrenciler, Türkçe dersine yönelik soruları çözerken aynı zamanda farklı metin türleri üzerinde çalışarak dilin inceliklerini öğrenirler. “Forum MEB 8. Sınıf Türkçe Kitabı” gibi platformlar da öğrencilerin ders çalışma süreçlerine katkı sunarak, doğru cevaplara ulaşmalarına yardımcı olur.
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 12-15-16-17-18-19
HAZIRLIK ÇALIŞMASI
1. Mevlanâ’nın “Bir mum, diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez.” sözünden ne anlıyorsunuz? Düşüncelerinizi açıklayınız.
Cevap:
Bu sözden anladığım, başkalarına yardım etmek ya da bilgimizi paylaşmak, bize bir şey kaybettirmez. Tıpkı bir mumun başka bir mumu yakarken ışığından bir eksilme olmaması gibi, birine iyilik yaptığımızda ya da onları desteklediğimizde, kendi değerimizden bir şey kaybetmeyiz.
Aksine, yardımlaşma ve paylaşma bizi daha zengin, daha huzurlu ve mutlu kılar. Bu söz, cömert olmanın ve yardımlaşmanın önemini vurguluyor; başkalarına yardım ettiğimizde, kendi ışığımız daha da parlayabilir.
2. İnsanların neden yardımlaşmaya ihtiyacı vardır? Yardıma ihtiyaç duyduğunuz durumlar oldu mu? Anlatınız.
Cevap:
İnsanlar sosyal varlıklardır ve tek başlarına her sorunu çözemeyebilirler. Yardımlaşma, insanların hayatlarını kolaylaştırır ve toplumda bir dayanışma ruhu oluşturur. Hiç kimse her zaman her şeye yetemez; zaman zaman herkesin bir desteğe, yardıma ihtiyacı olabilir. Yardımlaşma, hem zorlukları aşmayı sağlar hem de insanlar arasında sevgi, saygı ve güven duygularını artırır.
Benim de yardıma ihtiyaç duyduğum zamanlar oldu. Örneğin, zor bir dönemden geçerken arkadaşlarımın desteği ve tavsiyeleri bana büyük bir güç vermişti. Onların desteği sayesinde, yaşadığım zorluklarla daha iyi baş edebildim. Yardımlaşma, hem ihtiyaç anında hem de genel olarak insanları daha güçlü ve birbirine bağlı kılar.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 15 Cevapları
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 16 Cevapları
2. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki soruları şiire göre cevaplayınız.
1. Anlatılan olay nerede geçmektedir?
Cevap: Olay, Ormanistan adında hayali bir ormanın kenar mahallesinde geçmektedir.
2. Şiirin kahramanları hangi varlıklardır?
Cevap: Şiirin kahramanları ceylan, fare, karga ve tosbağa adlı dört hayvandır.
3. Şiirde adı geçen varlıklar arasında nasıl bir yardımlaşma ve dayanışma vardır?
Cevap: Ceylan tuzağa düştüğünde, arkadaşları onu kurtarmak için hemen harekete geçer. Karga uçup ceylanın yerini tespit eder, fare tuzağın iplerini kemirir ve tosbağa evde nöbetçi kalır. Ardından tosbağa avcıya yakalanınca, bu sefer ceylan ve fare onu kurtarır. Bu yardımlaşma, dostluk ve dayanışmanın en güzel örneklerinden biridir.
4. Hayvanlar, tuzağa düşen dostlarını nereden ve nasıl kurtarmıştır?
Cevap: Ceylan, avcının kurduğu tuzağa düşmüştür. Karga ceylanın yerini bulmuş, fare tuzağın iplerini kemirerek onu kurtarmıştır. Daha sonra ceylan, tosbağayı avcının çantasından kurtarmak için avcıyı kandırıp peşinden koşturmuş, fare de çantayı kemirerek tosbağayı kurtarmıştır.
5. Metinde kullanılan “kırt kırt, fırt fırt, akıl fikir” gibi ikilemelerin metne katkısını açıklayınız.
Cevap: Bu ikilemeler, olayların akışını hızlandırmak ve okuyucuya hareketliliği hissettirmek amacıyla kullanılmıştır. Aynı zamanda şiire eğlenceli ve canlı bir ritim katarak anlatımı daha akıcı hale getirirler.
3. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz şiirin konusunu ve ana duygusunu aşağıya yazınız.
Cevap:
Konu: Hayvanlar arasında geçen yardımlaşma ve dostluk.
Ana Duygu: Dostluğun, dayanışmanın ve birbirine yardım etmenin önemi.
4. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz şiire uygun yeni başlıklar bularak bu başlıkları aşağıya yazınız.
Cevap:
Dostluğun Gücü
Orman Mahallesinde Yardımlaşma
Ceylan ve Arkadaşlarının Kurtuluşu
5. ETKİNLİK
Soru : Aşağıya okuduğunuz şiirle ilgili üç soru yazınız. Yazdığınız soruları arkadaşlarınıza sorarak onlardan cevaplamalarını isteyiniz.
Cevap:
Karga ceylanı nasıl bulmuştur?
Fare, arkadaşlarına nasıl yardım etmiştir?
Avcı, tosbağayı yakaladıktan sonra neden ceylanın peşine düşmüştür?
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 17 Cevapları
6. ETKİNLİK
Soru : a) Aşağıda okuduğunuz şiirden bazı dizeler verilmiştir. Bu dizelerde bulunan söz sanatlarını belirleyerek dizelerin altına yazınız.
1. Mutludur ceylan ile fare / karga ve tosbağa şen
Cevap:Kişileştirme (Teşhis) – Hayvanlara insanlara özgü mutluluk ve neşe gibi duygular yüklenmiştir.
2. “Ceylan nerede kaldı?” der fare / Başına bir iş gelmesin sakın!”
Cevap:Konuşturma (İntak) – Fare, insan gibi konuşarak endişesini dile getiriyor.
3. Alçaktan uçarak, yüksekten uçarak
Cevap:Zıtlık (Tezat) – Alçak ve yüksek uçmak, birbirine zıt durumları ifade etmektedir.
4. “İyi tanırım ceylanı,” der tosbağa
Cevap:Konuşturma (İntak) – Tosbağa, insan gibi konuşarak ceylanı tanıdığını ifade ediyor.
5. Ceylan, fare, karga ve tosbağa / Ormanistan’ın bir kenar mahallesinde / aynı evde yaşıyorlar kardeş kardeşe.
Cevap:Mübalağa (Abartma) – Farklı türdeki hayvanların bir arada aynı evde yaşıyor olması abartılı bir durum olarak kullanılmıştır.
Soru : b) Siz de aşağıda verilen söz sanatlarının karşısına şiirden örnekler yazınız.
Cevap:
Kişileştirme:
“Mutludur ceylan ile fare / karga ve tosbağa şen”
Hayvanlara insanlara özgü duygular yüklenmiştir.
Konuşturma:
“Ceylan nerede kaldı?” der fare / “Başına bir iş gelmesin sakın!”
Fare, insan gibi konuşarak endişesini dile getiriyor.
Tezat:
“Alçaktan uçarak, yüksekten uçarak”
Alçak ve yüksek uçmak, birbirine zıt durumları ifade etmektedir.
7. ETKİNLİK
Soru : Sınıfınızda “yardımlaşma” konulu bir konuşma yapınız.
Konuşmanızda yaratıcı konuşma stratejisini uygulayınız. Bu stratejiyi uygulayabilmek için sizden önce konuşan arkadaşlarınızın anlattıklarını dikkatlice dinleyiniz. Arkadaşlarınızın anlattıklarından yararlanarak konuyla ilgili olay, durum veya kişilere yeni bir bakış açısıyla bakılmasını sağlayınız. Konuşmalarınızda yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanmaya özen gösteriniz.
Cevap:
Arkadaşlarım yardımlaşma konusuna değinirken çok güzel örnekler verdiler. Hepimizin yaşadığı bir gerçek var: Yardıma muhtaç olabiliriz, yardıma ihtiyaç duyabiliriz. Bugün bir arkadaşım, yardımlaşmanın sadece maddi değil manevi bir destek olduğunu söyledi. Buna katılıyorum. Birine sadece para ya da eşya vererek değil, bazen bir tebessüm, bir iyi söz ile de yardımcı olabiliriz. Aslında yardımlaşma, sadece zor durumda olduğumuz anlarla sınırlı değildir. Günlük hayatta, okulda, evde veya sosyal çevremizde de yardımlaşma, ilişkilerimizi güçlendirir.
Yaratıcı bir bakış açısıyla şöyle diyebilirim: Yardımlaşma, bir elin diğerine verdiği destek gibidir. Bazen sağ elimiz, sol elimizden yardım alır, fark etmezsiniz bile, ama birbirine muhtaçtır. Aynı şekilde, biz de arkadaşlarımızın, ailemizin ve çevremizdeki insanların desteği olmadan eksik kalırız. Yardım ettiğimizde, kaybettiğimiz hiçbir şey olmaz; aksine, hem karşı taraf hem de biz daha da güçleniriz. Unutmayalım, yardımlaşmak, toplumun her seviyesinde bizi daha ileriye götürür.
Yardımlaşmayı toplumun her kademesinde bir kültür haline getirdiğimizde, hep birlikte daha güçlü ve daha huzurlu bir yaşam sürebiliriz.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 18 Cevapları
8. ETKİNLİK
Soru : Yardımlaşma kelimesinin size çağrıştırdıklarını kavram haritasına yazınız. Aşağıya yazdığınız kelimelerin de içinde bulunduğu bir şiir yazınız. Şiirinizi arkadaşlarınıza okuyunuz ve sınıf panosuna asınız.
Bir el uzanır dostça,
Sevgiyle dolar yürekler.
Birlik olur herkes o an,
Dostlukla açılır kapılar.
Dayanışma her adımda,
Güç buluruz birlikte.
Paylaşırız sevgiyi,
Birlikte yürürüz her engelde.
Empatiyle bakınca dünyaya,
Güven büyür kalplerde.
Destek oluruz her zaman,
Birlikte daha güzel her şey!
9. ETKİNLİK
Soru : a) Aşağıdaki cümlelerde geçen kelimelerden isim ve fiil olanların altlarını çiziniz. Bu kelimeleri birbirinden ayıran özellikleri belirleyiniz.
Cevap:
Cevap:
Aynı evde yaşıyorlar kardeş kardeşe.
İsim: ev
Fiil: yaşıyorlar
Akıllarında yok tuzağa düşme endişesi.
İsim: endişe
Fiil: düşme
Ceylan bir gün çayıra iner.
İsim: Ceylan, gün, çayıra
Fiil: iner
Avcı gelir avını almak için.
İsim: avcı, av
Fiil: gelir, almak
Akşama yiyecek de yok hanede.
İsim: akşama, yiyecek, hanede
Fiil: yok (burada “yok” fiil olarak kullanılıyor)
Mutludur ceylan ile fare.
İsim: ceylan, fare
Fiil: mutludur (durum bildiren bir fiil)
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 19 Cevapları
Soru : b) Aşağıdaki cümlelerde fiilden türediği hâlde fiiller gibi çekimlenemeyen, cümlede isim soylu kelimeler gibi görevler üstlenen kelimelerin altı çizilmiştir. Bu kelimeleri inceleyiniz.
Cevap:
Bol sohbetli gece oturmalarının yerini, ailece televizyon seyretmeler aldı.
Kitle iletişim araçlarının kişiler arası çatışmaya sebepolması günümüzün önemli bir sorunudur.
İnsanlar okunan bir kitabı ya da anlatılan bir masalı dinleyince bilgi edinirler.
Soru : c) Aşağıdaki cümlelerde yer alan fiilimsilerin altını çiziniz.
Cevap:
Ceylan bir gün çayıra iner.
Fiilimsi: iner
Avcı gelir avını almak için.
Fiilimsi: almak
Akşama yiyecek de yok hanede.
Fiilimsi: yok (Burada “yok” durumu ifade eden bir fiil olarak kullanılmakta. Ancak fiilimsi olarak düşünülemez.)
Mutludur ceylan ile fare.
Fiilimsi: mutludur (Burada bir durumu ifade ediyor, fiilimsi olarak değerlendirilemez.)
Ceylan, bir gün çayıra iner/kuyruğunu sallaya sallaya.
Fiilimsi: sallaya sallaya
**Bulmak için izini kardeşimin/bütün Ormanistan’ı dolaşırdım.
Fiilimsi: bulmak
Alçaktan uçarak, yüksekten uçarak/bulutların üzerinden atlayarak.
Fiilimsi: uçarak, atlayarak
“8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sayfa 12-15-16-17-18-19 Hecce Yayıncılık” konusunun videosunu aşağıda izleyebilirsiniz.